Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası 10.dönem 5. genel meclisini Sivas’ta düzenledi. Merkez Yürütme Kurulu üyeleri, Türkiye’nin dört bir yanından gelen demiryolu ve havacılık şubelerinin yöneticilerinin katıldığı toplantı 30 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında yapıldı.

Sivas’ta ulaşım sektörü çalışanları, Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) öncülüğünde Sivas Gar önünde bir araya gelerek toplu sözleşme süreçlerindeki taleplerini dile getirdi. BTS üyeleri, 14 yıldır süregelen toplu sözleşme görüşmelerinde emeklerinin karşılığını alamadıklarını vurgulayarak, 8. dönem toplu sözleşme sürecine dikkat çekti.

Sendika temsilcileri, demiryolları, havayolları, limanlar ve ulaşımın tüm alanlarında çalışan emekçilerin iş yükünün arttığını, çalışma koşullarının kötüleştiğini ve maaşların eridiğini ifade etti. Ayrıca, kamu emekçilerinin ekonomik, siyasi ve toplumsal krizlerin ağır yükünü taşıdığı belirtildi.
Toplu sözleşme sürecinin Temmuz ortasında başlayacağı, 1 Ağustos’ta görüşme masasının kurulacağı ancak mevcut yapının kamu emekçilerinin gerçek taleplerini yansıtmadığı kaydedildi. BTS, bu süreçte grev hakkının tanınması ve ILO sözleşmeleri ile Anayasa maddelerine uygun bir toplu sözleşme talep etti.
Basın açıklamasına KESK Genel Başkanı Ahmet Karagöz de katıldı. Açıklamayı BTS Genel Başkanı Tonguç Özkan okudu.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Artan iş yükü, giderek kötüleşen çalışma koşulları, sürekli ertelenen atamalar, torpilli kadrolaşmalar, angarya ve mesai gaspı, sürgün gibi kullanılan rotasyonlar ve her geçen gün eriyen maaşlarımız. Şimdi önümüzde 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci var. Temmuz ortasında başlayacak, yani 1 Ağustos’ta masa kurulacak ancak biliyoruz ki bu masa biz kamu emekçilerin masası değil. Çünkü insanca yaşamak istiyoruz. Çünkü yine masada yetkili sendika olarak iktidarın sendikamız dediği yandaş sendika oturmaktadır. Direkt hakkımız yok sayılıyor. İLO sözleşmeleri ve anayasa maddeleri hiçe sayılıyor. Kamu emekçilerin adına karar verme yetkisi bir kez daha iktidarın memurlarına bırakılıyor. 14 yıldır aynı oyun oynanıyor. 7 kez denendi, 7 kez kaybetti. Bu gidişe dur demenin zamanı gelmiştir. Artık yeter diyoruz. Satış sözleşmelerine, sahte mutabakatlara geçit yok. BTS olarak ilan ediyoruz. Gerçek bir toplu sözleşme, grev hakkı olmadan mümkün değildir. Masada değil, sahada kazanacağız. İş yerlerinden, sokaklara, meydanlara kadar mücadeleyi büyüteceğiz. Bu kez seyirci değil, öznesi olacağız bu sürecin. Bugün burada yalnızca ücretlerimiz için değil, onurumuz ve geleceğimiz için haykırıyoruz. Bu adaletsiz düzeni kabul etmediğimizi belirtmek istiyoruz. Grev hakkı istiyoruz, gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz. İnsanca yaşam güvenceli iş istiyoruz. BTS olarak taleplerimizi aşağıdaki şekilde sizlere iletmek istiyorum. Grevli toplu sözleşmeli sendika hakkı güvence altına alınmalıdır. Kamu çalışanlarının en düşük maaşı, yoksulluk türü üzerinde bir temel ücret olarak belirlenmeli ve büyümeden pay alınmalıdır. İlave ek zammı, yani seyyanen zammı tüm kamu emekçilerine ve kamu emeklilerine yansıtılması gerekmektedir. Yoksulluk sınırının altındaki ücret gelirlerinin gelir vergisi diliminden yüzde ona çekilerek sabitlenmesini istiyoruz.